Yama deliğin içinde kayboldu

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) Temmuz ayına ilişkin enflasyon verilerini açıkladı.

Buna göre; önceki yılın Aralık ayına göre yüzde 19,08 oranında enflasyon artışı olmuş. Yani değişken giderlerimiz yılbaşından bu yana yaklaşık yüzde yirmi oranında artmış, cebimizden yüzde yirmi oranında daha fazla para çıkmış.

Yine TÜİK’e göre 2024 yılı enflasyon oranı yüzde 44,38 ve oniki aylık ortalamalara göre yüzde 58,51 olarak gerçekleşmiş. Bağımsız Enflasyon Verileri Ölçüm Grubu (ENAG)’a göre de 2024 yılı enflasyon oranı yüzde 83,40 olarak ölçülmüş.

2024 yılı içinde, 24.10.2024 tarihinde yayınlanan ilgili kararnamede (Beşeri Tıbbi Ürünlerin Fiyatlandırılmasına Dair Kararda Değişiklik Yapılması Hakkında Karar) yapılan değişiklikle 1 Avro değeri 21,6721 TL’ye yükseltildi ve ilaç fiyatları yüzde 23,5 oranında arttırıldı.

Benzetme ile ifade edersek deliği kapatmak için verdikleri yama o anki deliğin yarısını bile kapatmaya yetmedi.

İlaca yapılan fiyat artışından bu yana enflasyon TÜİK’e göre yüzde yirmibir artmış. Yani, değişken giderlerimiz için fiyat artışından bu yana yüzde yirmibir daha fazla para harcamışız.

Değişken giderlerin yanında yılbaşı itibarı ile sabit giderlerimiz (çalışanlarımızın ücreti, dükkân kiramız, yıllık bakım ve kullanım anlaşmaları, sağlık primlerimiz vs) yüzde 30 ile yüzde 50 oranında arttı.

Aynı benzetme ile ifade edersek ilaca yapılan fiyat artışından bu yana deliğin boyutu iki kat daha arttı ve yama çekiştirile çekiştirile kayboldu.

Her eczanemizin karlılığı sattığı ürün grubu ve alıcı profiline göre değişkenlik gösterebilir. Ancak ciromuz ne olursa olsun gelirlerimiz giderlerimizi karşılamakta yetersiz kalmaya, hatta bazı aylar yetmemeye başladı.

Kur farkı nedeniyle üreticilerin ve ithalatçı firmaların ürün azaltımına gitmelerinden, hatta üretmemelerinden kaynaklanan ilaç yoklukları da cirolarımızda, dolayısıyla karlılığımızda azalmanın bir diğer etkeni.

Bazı kişilerce pohpohlanan çapraz satış uygulamaları eczanelere olan güveni arttırdığı kadar eğer dozu aşılırsa eczanelere güven endeksini azaltabilir. Hastada “ihtiyacım olmayan ürün kandırılarak verildi” algısı yaratmamak lazım.

Ne yapılabilir?

Elbette birçok gerçekçi öneri oluşturulabilinir.

Ama öncelikle ve acilen eczacıların ve ilaç paydaşlarının ekonomik olarak rahatlatılması gerekir.

Önümüzde Eczacı Odalarımızın seçimleri var. Umarım yönetimlere seçilecek meslektaşlarım öncelikle ve hızlıca tartışma ve çözüm üretme kurulları oluşturarak eczacılık eğitiminden SGK tedavi/reçete uygulamalarına, sağlık tedavi bütçelerinin kullanımından ilaç/eczacılık politikalarına, kamuoyu oluşturmaya birçok konuyu masaya yatırarak uygulanabilir öneriler oluşturabilirler.

Akabinde yapılacak Türk Eczacılar Birliği Genel Kurulunda da şikâyet eden, birbirini kötüleyen değil, çözüm öneren konuşmacıların konuşmalarını dinleyebiliriz.

Aksi halde her geçen gün büyüyen delik sırayla hepimizi yutacak.

İLETİŞİM

e.ciftci@eczacininsesi.com
Tel: 0212 5474746

https://twitter.com/#!/ECiftci1

https://www.facebook.com/#!/ertan.ciftci1



Dosya

Özgür Köşe

Dünyada Eczacılık

Sektörel Bakış

Çepeçevre

Kültür Sanat